Ağıt – Sizin Köyden
Marazlı Mehmet kurmuş Marazlı’yı,
Her gün gelip geçeriz sizin köyden.
Hiç unutmuyorum Gırbızlı’yı,
Kimler gelip geçmedi sizin köyden.
Koca Hasan severdi narla muzu,
Zengin oldu oğullarıyla kızı,
Mehmet Ali Ağa içimde sızı,
Koca ağalar geçti sizin köyden.
Kör Ali bir dönem muhtar seçildi,
Avsallar’dan ayrı köye geçildi,
Süleyman’ın ayakları kesildi,
İyi muhtarlar geçti sizin köyden.
Mehmet çavuş hastalığı bilirdi,
Mustafa Onbaşı baytar gibiydi,
Cevdet kamyonuyla işe gelirdi,
Şişman şoförler geçti sizin köyden.
Yaşar kayıkla balıkları tuttu,
Gündüzleri de kahvecilik yaptı,
Mehmet’in dinamitle kolu koptu,
Babayiğitler geçti sizin köyden.
Hüseyincik amca iyi biriydi,
Koca Hasan babayiğit gibiydi,
Muhtar Süleyman pehlivan biriydi,
Çok pehlivanlar geçti sizin köyden.
Uncu Ali sattı bizi doyurdu,
Onbinli biletin aldı ayırdı,
Muhtar Mustafa köyünü kayırdı,
Koca Muhammet geçti sizin köyden.
Adaş muzları oldurmayı seçti,
Gurbet ellerinde gençliği geçti,
Kalp kriziyle tatlı canından geçti,
Çok bacanaklar geçti sizin köyden.
Musa yanınca çok acılar çekti,
Boruzan Ahmet’ te mermere gitti
Hayırda trafik canavarı biçti,
Bizim akraba geçti sizin köyden.
Tombul Müdür milletin muzun sattı,
Arabayı gönderdi sonra yattı,
Abdullah yazları denize battı,
Ali sessizce geçti sizin köyden.
Alicik usluydu kendi işinde,
Emmi’yle görüştük çeşme başında,
Hoca’yı kaybettik gençlik yaşında,
Derin Hocalar geçti sizin köyden.
Kelce Ali öyle kelce değildi,
Muhtar ölünce boynumuz eğildi,
Kelce Mehmet ile içim dağıldı,
Nice yiğitler geçti sizin köyden.
İrbehim se başkan oğlunu gördü,
Karısı kazaklar, çoraplar ördü,
Bobulu amca acep neden öldü,
Yiğit Hüsülü geçti sizin köyden.
Mehmet’le Tayyip trafikten gitti,
Köylü arkasından göz yaşı döktü,
Şadi genç yaşında belini büktü,
Hızlı gençler de geçti sizin köyden.
Kır Hasan ağalık yaptı ki hayli,
O ise Karabuynuzlardan evli,
Çocukları yetiştirdi albaylı,
Yoksul garipler geçti sizin köyden.
Kelcekoca’nın Hasan garip gitti,
Süleymen çok iyi muhtarlık yaptı,
Has Oğlan ayakkabıları sattı,
Ramazan Hoca geçti sizin köyden.
Antikacı çok para alıp sattı,
Denizin kulağına bir ev yaptı,
En sonunda O’ da mezara yattı,
Gök Ahmet gelip geçti sizin köyden.
Avsallar’dan uğurladık Uğur’u,
Yaylalara çekemedik buğuru,
İlkbaharda çiçeklenir bayırı,
Mevsimler gelip geçti sizin köyden.
Aliciğin Mustafa en son gitti,
Gayri bu dünyada yaşamı bitti,
Çam ağacının gölgesine yattı,
Nice azalar gitti sizin köyden
Saçını eşine süpürge eden,
Her gün bahçeye çalışmaya giden,
Yorgan yapmak için pamuğu diden,
Sadık kadınlar geçti sizin köyden.
Annelerin adını bilemedik,
Hepsinin namazına gelemedik,
Caddeye adınızı koyamadık,
Atalarımız geçti sizin köyden.
Adını sevmedik Yeşilköy koyduk,
Muzun ile portakalına doyduk,
Esentepe ile İncekum olduk,
Güzel kasaba oldu sizin köyden.
Yeşilköy, Karabuynuzlar barıştı,
Sınırları ahalisi karıştı,
Ahmet Olgun komşularıyla buluştu,
Candan dostlarım geçti sizin köyden.
Ahmet OLGUN
14.05.2013
ALANYA







